Translate

4 Aralık 2009 Cuma

Bazılarında ihtilal sıtması var

Bismillahirrahmanirrahim

Ammâ, bizzarûre hükümet-i İslâmiyenin hedef-i maksadı olan meşrûtiyet-i meşrûanın timsâlini isterseniz, farzediniz ben bir hekimim. Şu çadır dahi eczahânedir; içindeyim. Umum köylerde veyahut evlerde çeşit çeşit hastalıkları teşhis etmiş, reçetesini yazmış bir müntehap adam, yanıma geliyor, reçetesini ibrâz ediyor ki;

"Dâü'l-cehl ile baş ağrısı var" yazılıdır.

Ben dahi, fen afyonunu iptidâ onların lisânlarının zarfında, sonra da lisân-ı resmiyeye ifrağ ederek veriyorum.

Bir başkasının reçetesini gösteriyor ki; kalb hastalığı olan zaaf-ı diyânet var.

Ben de, fünûnu maarif-i İslâmiye ile mezc ederek bir mâcun yapıyorum, müderrislerin ellerine veriyorum, gönderiyorum.

Diğerinde dâü'l-husûmet ile ihtilâl sıtması var.

Ben de fikr-i milliyeti uyandırarak, ışıklandırarak, tiryâk-misâl adâlet ve muhabbeti o nur ile mezc ettirerek, sulfato-misâl bir ilâç veriyorum.

İşte böyle bir hekimdir ki, vatan hastahânesinde, bîçare etfâli helâktan halâs eder. Hâ, hükümet-i meşrûtânın timsâl-i nûrânîsi "Hepiniz çobansınız ve idâreniz altındakilerden mesulsünüz." (Hadîs-i şerif: Müslim, İmâre: 20.) sırrınca, herbir büyük adam, bu düsturu nazara almak gerektir. (Münazarat)

Bediüzzaman Said Nursi

Hiç yorum yok: