Bismillahirrahmanirrahim
Allahın adıyla. Onu her türlü kusur ve noksandan tenzih ederiz.
İşlerinde onlarla istişare et. (Al-i İmran Sûresi: 159.) emriyle, kardeşlerimle bir meşverete muhtacım.
Aziz sıddık kardeşlerim,
Şimdi bir emrivaki karşısında bulunuyorum. Benim iaşem için her gün iki buçuk banknot, hem yeniden benim için bir hane-mobilyasıyla beraber ve istediğim tarzda-yaptırmak için emir gelmiş. Halbuki elli-altmış senelik bir düstur-u hayatım bunu kabul etmemek iktiza eder.
Gerçi Darü l-Hikmeti l-İslamiyede bir iki sene maaşı kabul ettim, fakat o parayı kitaplarımın tabına sarf ederek ve ekserini meccanen millete verip, milletin malını yine millete iade ettim.
Şimdi eğer mecbur olsam ve size ve Risale-i Nur'a zarar gelmemek için kabul etsem, yine ileride millete iade etmek üzere saklayacağım. Zaruret-i kat iye derecesinde, kendime yalnız az bir parça sarf edeceğim. İşittim ki, eğer reddetsem, onlar, hususan lehimde iaşem için çalışanlar gücenecekler.
Ve aleyhimde olanlar diyecekler: "Bu adam başka yerden iaşe ediliyor." O bedbahtlar, iktisadın harikulade bereketini bilmiyorlar ve iki günde beş kuruşluk ekmek bana kafi geldiğini görmemişler ki, bütün bütün asılsız bir evhama kapılıyorlar.
Eğer kabul etsem, yetmiş senelik hayatım gücenecek; ve bu zamandan haber verip tama ve maaş yüzünden bid alara giren ve ihlası kaybeden alimleri tokatlayan İmam-ı Ali Radıyallahu Anh dahi benden küsecek ihtimali var; ve Risale-i Nur'un hakiki ve safi olan ihlası beni de ihlassızlıkla itham etmek ciheti var. Ben, hakikaten tahayyürde kaldım.
Ben işittim ki, eğer kabul etmesem, beni daha ziyade sıkacaklar ve belki Risale-i Nur'un tam serbestiyetine ilişecekler. Hatta şimdiki tazyikleri, beni o iaşe tekliflerine mecbur etmek içinmiş. Madem hal böyledir (Zaruret mahzurları mübah kılar.) kaidesiyle, zaruret derecesinde olsa, inşaallah zarar vermez. Fakat ben reddettim; reyinize havale ediyorum.
Aziz kardeşlerim, beni merak etmeyiniz. Ben her zahmette bir eser-i rahmet ve bir lem a-i inayet gördüğümden, sıkılmıyorum. Sizin gayret ve ciddiyetiniz ve yardımınız her sıkıntıyı izale eder, daimi sürur verir. (Emirdağ Lahikası)
Bediüzzaman Said Nursi
Allahın adıyla. Onu her türlü kusur ve noksandan tenzih ederiz.
İşlerinde onlarla istişare et. (Al-i İmran Sûresi: 159.) emriyle, kardeşlerimle bir meşverete muhtacım.
Aziz sıddık kardeşlerim,
Şimdi bir emrivaki karşısında bulunuyorum. Benim iaşem için her gün iki buçuk banknot, hem yeniden benim için bir hane-mobilyasıyla beraber ve istediğim tarzda-yaptırmak için emir gelmiş. Halbuki elli-altmış senelik bir düstur-u hayatım bunu kabul etmemek iktiza eder.
Gerçi Darü l-Hikmeti l-İslamiyede bir iki sene maaşı kabul ettim, fakat o parayı kitaplarımın tabına sarf ederek ve ekserini meccanen millete verip, milletin malını yine millete iade ettim.
Şimdi eğer mecbur olsam ve size ve Risale-i Nur'a zarar gelmemek için kabul etsem, yine ileride millete iade etmek üzere saklayacağım. Zaruret-i kat iye derecesinde, kendime yalnız az bir parça sarf edeceğim. İşittim ki, eğer reddetsem, onlar, hususan lehimde iaşem için çalışanlar gücenecekler.
Ve aleyhimde olanlar diyecekler: "Bu adam başka yerden iaşe ediliyor." O bedbahtlar, iktisadın harikulade bereketini bilmiyorlar ve iki günde beş kuruşluk ekmek bana kafi geldiğini görmemişler ki, bütün bütün asılsız bir evhama kapılıyorlar.
Eğer kabul etsem, yetmiş senelik hayatım gücenecek; ve bu zamandan haber verip tama ve maaş yüzünden bid alara giren ve ihlası kaybeden alimleri tokatlayan İmam-ı Ali Radıyallahu Anh dahi benden küsecek ihtimali var; ve Risale-i Nur'un hakiki ve safi olan ihlası beni de ihlassızlıkla itham etmek ciheti var. Ben, hakikaten tahayyürde kaldım.
Ben işittim ki, eğer kabul etmesem, beni daha ziyade sıkacaklar ve belki Risale-i Nur'un tam serbestiyetine ilişecekler. Hatta şimdiki tazyikleri, beni o iaşe tekliflerine mecbur etmek içinmiş. Madem hal böyledir (Zaruret mahzurları mübah kılar.) kaidesiyle, zaruret derecesinde olsa, inşaallah zarar vermez. Fakat ben reddettim; reyinize havale ediyorum.
Aziz kardeşlerim, beni merak etmeyiniz. Ben her zahmette bir eser-i rahmet ve bir lem a-i inayet gördüğümden, sıkılmıyorum. Sizin gayret ve ciddiyetiniz ve yardımınız her sıkıntıyı izale eder, daimi sürur verir. (Emirdağ Lahikası)
Bediüzzaman Said Nursi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder